Verdiğim tüm eğitimler, yürüttüğüm bireysel ya da takım koçluğu görüşmeleri ve söyleşilerimde aşağıdaki ilkelerimi hayata geçirmeye çalışıyorum;

Netleştirmek ve kolaylaştırmak
Bir eğitim programının anlaşılması, öğrenilmesi ve uygulaması zor ve karışık geliyorsa bu kullanıcının değil, eğitimi tasarlayan kişinin yetkinliği ve becerisi ile ilgilidir. İyi anlaşılmış olan iyi anlatılır. Ancak kolaylaştırmak da basite indirgemekle aynı değildir.

Sahici olmak
Anlatılanların hayatın gerçekleriyle uyumlu olması, insanların içinde yaşadıkları kültürel bağlam içinde uygulanabilir ve işe yarayabilir olması gerekir. Mış gibi yapılan sahte diyaloglar kulağa hoş gelse de zaman kaybından başka bir şey değildir.

Yaşayarak öğrenmek
En faydalı eğitimler katılımcıların rahat olduğu, güldüğü, özgürce konuşup fikirlerini ifade ettiği ve bir şeyler yaparak üzerine tartışmalar yaptığı eğitimlerdir. Eğitmen ne kadar az öğretirse katılımcılar da o kadar çok öğrenir.

Daima hakkını ve haddini bilmek
Sadece üzerinde durulacak konuda bilgisini arttırmak, düşüncelerini geliştirmek için ortamda bulunan katılımcıların iş ve özel hayatlarındaki başarıları ve hayat tecrübeleri çoğu zaman karşılarındaki eğitmen ya da konuşmacıdan daha fazladır. İyi bir eğitmen/konuşmacı bu gerçeği hiç bir zaman unutmaz.

Emeğe ve ustalara saygı göstermek.
Bildiklerimiz ve anlattıklarımız nihayetinde başkalarından öğrendiklerimizdir. İşimize yarayan, ışık tutan, hayatımızı kolaylaştıran bilgilerin ve buluşların arkasındaki değerli insanları anmak ve onurlandırmak onlara teşekkür etmenin en güzel yoludur.

Ve son olarak; Nosce te ipsum, yani ”kendini bilmek..”